GAFLETİN BİR ADIM ÖTESİ İHANETTİR
Tarih: 15.11.2005 Saat: 09:32
Konu: Derin Haber



Uyanın beyler uyanın….
İki gündür Şemdinli’ de, bugün Van’ da ve Ağrı’ da ve şayet siz uyumaya devam ederseniz yarın belki tüm bölgede bu vatan haini soysuzlar KALKIŞMA PROVASI yapmaya devam edeceklerdir..


Bunu Çorum’ un Bayat İlçesinde kahvehanede televizyon seyreden Mehmet Ağa bile görüyor da, masanızın üzerinde duran onlarca İstihbarat raporlarına rağmen siz görmüyor musunuz? Yoksa görmek mi istemiyorsunuz..?

Uyanın beyler uyanın gaflet uykusundan…

Zira gafletin bir adım ötesi İHANETTİR..

Ve YÜCE TÜRK MİLLETİ HAİNLERİ AFFETMEZ..


Şemdinli’ de ki patlamanın hemen ardından yaşananlar “psikolojik harekat ve toplumsal yönlendirme” nin emin ellerde ne kadar etkili bir silah olduğunun canlı bir göstergesidir.

Patlamanın hemen ardından yularları ve göbek bağıyla Avrupa’ya bağlı olan ve kıblegâhlarını Brüksel’ e çeviren devşirme dölleri hep bir ağızdan öyle bir yaygaraya başlamışlar ve basın-yayın yoluyla öyle bir baskı unsuru oluşturmuşlardır ki devlet adeta “suçluluk psikolojisi” içerisinde hareket etmekte ve asıl görmesi gerekenleri görmemekte, yapması gereken tespitleri yapmamaktadır.

Gerek TSK mensupları ve gerekse bölgede görev yapan diğer güvenlik güçlerimiz olsun, hakkını dünyanın teslim ettiği haklı bir şöhrete sahiptirler. Zira adı konulmamış bir kirli savaşın içinde yirmi yılı aşkın bir süredir canları pahasına görev yapmaktadırlar. Ve “gayri nizami harp” kurallarını yani bir anlamda “kuralsızlığı kural edinmiş” bir silahlı örgüte karşı başarılı olabilen yegane örnektirler. Her ne olursa olsun yeryüzünde düzenli orduyla vur-kaç taktiği uygulayan silahlı güçlere karşı başarı göstermiş ikinci bir ordu daha yoktur. Bu da bölgede görev yapan TSK mensuplarının ve diğer güvenlik güçlerimizin tecrübesinin en üst seviyede olduğunu gösterir..

PKK/KONGRA-GEL terör örgütünün ikinci adamı Şemdin SAKIK’ ı “def-i hacet” ederken derdest edip, deliğe tıkan JİTEM kesinlikle bu tarz buram buram provokasyon ve daha da ötesi acemilik kopan bir eylem yapmaz.

Irak’ ın Kuzeyinde kefiyesini kuşağını üzerinden çıkarmayan, Güneydoğu’da şalvarıyla, poşusuyla, lehçesiyle bölge insanından ayırt edilemeyen JİTEM mensupları akıllarını peynir ekmekle mi yediler ki, eylem yapacakları alana bagajında resmi görevlendirme yazısı, resmi evraklar, krokiler vs bulunan üstelikte Jandarmaya kayıtlı bir araçla gelsinler?

Şemdinli olayı görüldüğü kadar basit ve detaysız değildir. On gün önce bölgede patlayan ilk bomba ve akabinde Şemdinli’ de geçen hafta içerisinde dağıtılan ve “Şehit beş kardeşimizin kanlarını yerde bırakmayacağız. Bu olayda görev alanları tanıyoruz, aile fertleriyle beraber ortadan kaldıracağız” şeklindeki imzasız bildiriler adeta olacakların habercisiydi.

Mizansen çok güzel hazırlanmış, senaryo çok güzel yazılmış ve tiyatro da çok güzel oynanmıştır. Ama bu senaryoyu yazacak, bu mizanseni hazırlayacak ve bu tiyatroyu oynayacak kadro mayın eşekliğinden başka bir şey bilmeyen PKK/KONGRA-GEL’ de yoktur. Ancak kendilerine emredileni, öğretileni yapmakta mahir oldukları kesin..

Olaydan bir hafta önce dağıtılan bildirilerle kitleler ajite edilmiş, yapılan propagandalarla patlamalardan Devletin mesul olduğu iyice işlenmiş ve nihayet son olayla da, zaten işlenmiş olan kitle harekete geçirilerek kalkışma provası yapılmıştır.

Ve maalesef isminin önüne Uzman sıfatını utanmadan ekleyen kravatlı zevatlar televizyon ekranlarında arz-ı endam ederek ortaya çıkan resmi İKİNCİ SUSURLUK olarak yorumlamaktan geri kalmamışlardır. Yiğit ölür namı kalır derler. Abdullah ÇATLI ismi ruhunu şeytana satan bu hainler topluluğu üzerinde öyle bir etki yapmıştır ki, üzerinden geçen yaklaşık on yıla rağmen hala SUSURLUK SENDROMUNDAN kurtulamamışlardır. Anadolu’muzda güzel bir söz vardır: “İti öldürme korkut…” Tam da böyle bir durum..

Önce Jandarmaya ait resmi aracın bagajında yer alan malzemeleri dillerine pelesenk etmiş ve suç unsuru gibi göstermeye çalışmışlardır. Neymiş efendim o malzemeler bir göz atalım:

- İki adet kalşnikov tüfek,
- Şemdinli İlçesi’ne ait bir adet harita,
- 105 kişilik bir isim listesi vs vs..

Peki araç kimin arabası? JİTEM’ in öyle değil mi? Bu ruhunu şeytana satan çizmelerimin uzmanlarına sormak gerek; Şemdinli gibi bir yerde görev yapan İstihbaratçıların arabasından sahi ne çıkmasını bekliyordunuz? Kellelerini koltuklarına, yüreklerini avuçlarına alıp canları pahasına görev yapan JİTEM cilerin arabalarının bagajından akide şekeri, havana purosu, bir düzine futbol takımı üniforması mı çıkacaktı? Şemdinli’ nin haritası değil de İsviçre Alplerinin haritası mı çıkacaktı? Kaleşnikov değil de su tabancası mı çıkacaktı?
Nedir buradaki suç unsuru?

Bilinçli olarak olayları çarpıtan ve insanların adeta düşüncelerini okuyup yargıya vararak, asıp kesen, hüküm veren bu uzmanlar; Şemdinli de aleni olarak yapılan kalkışma provasını görmezler. Zaten verilmek istenen mesaj ve toplumun bilinçaltına yüklenen, gönderilen mesaj da budur..

Patlamayı bahane eden vatan hainleri TERÖRİST DEVLET, BİJİ SEROK APO, ŞEHİD NAMIRIN sloganlarıyla polis noktalarına, hükümet binalarına saldırıp, sağa sola örgütü temsil eden paçavraları asmış, Türk Devletine aleni meydan okumuşlardır. Olayları sakinleştirmeye gelen Yüksekova Belediye Başkanı halka hitaben Kürtçe yaptığı konuşmada “Olayların faili devlettir. Halkımız bunları yakalamıştır. Bu olayın takipçisi olacağız…” diyebilmiştir. (Olay Şemdinli’de iken, Şemdinli Belediye Başkanı’nın ortalıkta görünmemesi ve Yüksekova Belediye Başkanı’nın bölgeye gelip halkı güya sakinleştirmeye çalışması da bir başka konudur.)

Peki Devlet binalarını yağmalayan, polis noktalarını ateşe veren bu vatan hainlerinden tutuklanan olmuş mudur?

Halkı sakinleştirmek adına devlete meydan okuyan Yüksekova Belediye Başkanı hakkında bir soruşturma açılmış mıdır?

Devlete ait aracın bagajındaki evrakları, Astsubay’ ın kimliğini, görevlendirme yazısını vs. alıp DEHAP’ ın avukatlarına verenler ya da bunu çoğaltarak bölgede kitlelere dağıtan kişiler hakkında bir işlem yapılmış mıdır?

Tabi ki hayır? Neden peki? Çünkü devleti yönetenler peşinen varılan hükmü kabul etmiş, bir sürü noktası karanlıkta kalan bu olayı devlet adına adeta üstlenip “suçluluk psikolojisi” içerisinde tam bir acziyet ve iradesizlik örneği göstermişlerdir.

Uyanın beyler uyanın….

İki gündür Şemdinli’ de, bugün Van’ da ve Ağrı’ da ve şayet siz uyumaya devam ederseniz yarın belki tüm bölgede bu vatan haini soysuzlar KALKIŞMA PROVASI yapmaya devam edeceklerdir..

Bunu Çorum’ un Bayat İlçesinde kahvehanede televizyon seyreden Mehmet Ağa bile görüyor da, masanızın üzerinde duran onlarca İstihbarat raporlarına rağmen siz görmüyor musunuz? Yoksa görmek mi istemiyorsunuz..?

Uyanın beyler uyanın gaflet uykusundan…

Zira gafletin bir adım ötesi İHANETTİR..

Ve YÜCE TÜRK MİLLETİ HAİNLERİ AFFETMEZ..






Bu haberin geldigi yer: Bozkurt NET
http://www.ulkuocagi.net

Bu haber icin adres:
http://www.ulkuocagi.net/modules.php?name=News&file=article&sid=2655