”ESKİ ÜLKÜCÜ”
Tarih: 19.09.2010 Saat: 13:46
Konu: Ülkücü Tavır


”ESKİ ÜLKÜCÜ”Değerli dostlar

Son yıllarda sık sık duymaya başladığımız bir kavram bu. Kullananlar ise ya iktidarın doğrudan kendisi, yada iktidara payandalığı mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli kabul etmiş yalaka basın.

Peki böyle bir kimlik kavramı olur mu?

Hemen belirtelim, bu işin yaşla bir ilgisi yoktur, sıkışınca kayacak delik arayanlara hemen belirtelim. Elliyi geride bırakmış bir ülkü neferi olarak bu yolu şimdiden kapatıyorum.

Peki, çeşitli sebeplerle teşkilatın dışında kalmış, gönül kırgınlığı olan veya sevmediği kişiler yüzünden geride duran, ama tüm gönlüyle bu davaya bağlı insanlarımız içinmi bu tanım..

Katiyyen hayır.

Bu kardeşlerimle aramda sadece kucaklaşacağımız günün hasreti var, ve mutlaka kucaklaşacağız..

Kimin için kullanılıyor bu tanım, birkaç örnekle bakalım..

Adam gençliğinde ocaklarda bulunmuş ve çalışmış..12 Eylül firtinasında uzatılan dala yapışmış. Dalı uzatanların emrine girmiş. Nefsi için tüm inandıklarına sırt çevirmiş.. Uslu uslu efendilerinin gösterdiği yolda gayret göstermiş, karşılığındada profesör olmuş, sahibinin sesiyle malum kanallarda arz-ı endam eyleyip ülkücülere bol bol çatıyor, milli değerlerimizi yontmaya çalışıyor.

Takdim edilirkende hep “eski ülkücü“ diye takdim ediliyor.

Kısacası, eskiden ocaklarda, teşkilatta bulunmuş, bugün ise inandığı davanın tam tersini savunan odaklara yamanmış, davasını nefsine değişmiş zavallılar için kullanılıyor bu deyim..

Ülkücülük sadece bir siyasi kavram değildir. Böyle olsaydı „eski ülkücü“ sözü az-çok birşeyler ifade edebilirdi. Adam bu siyasi görüşü terketmiş yeni bir fikri savunuyor diyebilirdik. ( Ne diyordu M. Metin: -eskiden islamcıydım, şimdi demokratım. Keza sayın başbakanımızda pişkin pişkin gülerek İstanbuldaki bir işadamları toplantısında –Eskiden nelere inanırdık, ama artık değiştim diyordu.)

Ancak Ülkücülük bir kemâle ermedir. Kişilik teşekkülünün son noktasıdır, kimliktir, benliktir.

Ülkücü tam manasıyla imanlı bir Müslüman, aynı zamanda tam bir Türk milliyetçisidir. Her ikisindende zerre eksiği yoktur.Ahlâklıdır, dürüsttür, nefsini yenmiştir, nefsiyle inandığı değerler arasındaki tercihi hep değerlerinin yönünde olur.

Bir insan gerçekten tüm bunları benliğinde toplayarak ülkücüyüm diyebiliyorsa, artık başka yola sapması değişmesi mümkün olamaz. Bu intihar demektir, kendi kendini inkâr demektir..

Peki bu vasıfların birçoğunu taşımayan, ancak ülkücülük iddiasında olanları ne yapacağız.

Ülkücülüğün taviz verilemeyecek tarifini yapmaya çalıştık, seviyesi bellidir..

Ülkücülük iddiasında bulunan her insan bu seviyeyi hedeflemeli, oraya tırmanmaya çalışmalıdır, hiç kimsenin, ülkücülüğü kendi seviyesine indirme hakkı yoktur..

İnsanlarımızın bu harekete sempati duymaları, desteklemeleri, oy vermeleri milletimize hizmet yolunda çok önemlidir. Bu insanlarımıza sadece minnet duyarız, memnun oluruz..

Ancak bir ülkücünün,- ben bu kadar fedakarlık yapıyorum, başkaları niçin yapmıyor ? sorusunuda kafasından atması, zerre kadarda olsa diğerlerinden gelecek gayrete sevinmesi gerekir.

Ülkücü, fedakarlık ve milletimize hizmet için vardır. 80 Milyonuda kucaklamak, ayrım yapmamak zorundadır. Kendi gayretinin sonunda duyduğu iç rahatlığı en büyük mükafatı olmalıdır.

Bugünkü nam-ı diğer “ eski ülkücüler“ zamanında hasbelkader teskilatlarda bulunmuş, ama hiç bir zaman ülkücü olamamış insanlardır. Daha doğrusu ülkücülüğün manasını kavrayamamışlardır..

-Girdim, içlerinde yıllarca çalıştım. Bana göre olmadığını geçte olsa anlayıp terkettim, diyebilseler en azından dürüstlük gösterirlerdi.

Kısacası, inanarak Ülkücüyüm diyebilen bir insan, asla eski ülkücü olamaz. Yüz yaşına da gelse, davası için 18’lik bir delikanlı gibi çarpar yüreği.

Mesela bir insan, sözüm meclisten dışarı,namussuzsa, haysiyetsizse, kimliğini, kişiliğini menfaat veya nefis uğruna ayaklar altına atmışsa, bu insana eski namuslu, eski haysiyetli, eski onurlu denebilirmi. Bu insanlar namuslular, haysiyetliler, onurlular adına söz söyleyebilirmi..

Örnek ağır oldu, ancak boğazımda kaldı, çıkarmak zorundaydım.

Maalesef boyunlarına geçirilen tasmaları, güzel kıyafetlerle gizleyip, kendilerine belli odakların yapıştırdığı

“eski ülkücü“ etiketiyle bu zavallılar, ülkücülük adına konuşabileceklerini zannediyorlar..

Birakın sahiplerini memnun etsinler, aldırmayın..

Onlar konuşsun, biz kervanımızı yürütelim..

Hürmetlerimle

İlhan Esen


Kaynak: http://www.ulkuocagi.net
Pencereyi Kapat